22 Nisan 2010 Perşembe

Susmak gerekir bazen...


"Bir gün yalnız kalıp kendi kararlarını vermek zorunda kalacaksan, neden başkalarından akıl almayı adet edinirsin" Kendi lafımdır, her zamanda arkasındayım. Kim yalan olduğunu söyleyebilir? Hayatın şutlarını tek tek göğsümde yumuşatıp pasladım sevdiklerime. Adam gibi bir şutum yok, hep pas attım.

Hep susmayı seçtim, ortası olmadığı için. Ya bağırıyordum ya da susuyordum. Bakmayın susmak bağırmaktan daha zor. Kolay olan bağırıp çağırmak, kalp kırmak. Zor olan susmak. Neden insanlar çenesini tutamıyor ki susması gerektiğinde. Ne kadar tatlı geliyor karşındakine üstünlük sağlamaya çalışmak. Ya da haklı çıkmak için çırpınmak. Bağırıp, tartışıp yorulmaktansa, susmak daha zor. İçten içe kemirir insanı nefsi. Susmak o kadar zordur ki, susmak zorunda olan bilir.

İçki içmek, sigara içmek kolaydır, alışınca bırakması da zordur tabi. Yani zor olan doğru olandır diyebiliriz. Kalp kırmak kolaydır, içmek kolaydır, bozmak kolaydır, yıkmak kolaydır. Bütün kötü şeyler kolaydır, zor olan aynı zamanda doğru olandır. Keşke kendim için de zorlansam biraz. Kendim söz konusu olunca kolaya kaçarım, kendime olmayan saygımdan olsa gerek.



Susmak gerekir bazen, her ne kadar içinden vurup yıkmak geçse de, susmak gerekir bazen, her ne kadar seni anlayan biri olmadığını da sanıyor olsan susmak gerekir bazen, daima vardır seni gözeten ve anlayan, haberin bile olmadan...


..........Ben o çimlere hala basmadım.............